İSTANBUL MİMARLIK FESTİVALİ BİTTİ (Mİ?)
11.11.2020
Bu kez ‘’Anlamak nasıl mümkün olabilir? Anlama yaklaşmanın ilk yolu nedir?’’ diyen Çağla Gürses'in sorularında katılımcılar empati yolu ile konusunda hemfikir oldu.
Çağla Gürsel: "Karşımızdaki fikir insana soru sordum bana cevap verip soru sormasını bekledim . O artık bizim için tanıdık olsun ona yaklaşabilelim onun hakkında bilgi edinelim. Ötekini anlamak için fikir insanının yerine mi koyacağız kendimizi?"
"Aklımıza bir fikir geldi ona kendimle alakalı neler anlatabilirim ? Acaba bu bir işe yarar mı?"
Çok daha uzun ve merak uyandıracak bir yolculuğun ilk basamağı olan 1. İstanbul Mimarlık Festivali gerçekleşti.
Son Bir Atölye Daha
"Bunun tüm insanlığın işine yarayacak bir fikrin taslağı olarak düşünün’’
"Yazmak çizmek konuşmak bir de fikri ortaya çıkartmak için malzeme toplamak diyebilir miyiz?" diyen Çağla Gürses katılımcılardan kağıda bir şekil çizmelerini istedi. Daha sonra bu şekil için "Bunun tüm insanlığın işine yarayacak bir fikrin taslağı olarak düşünün, elinizdeki fikri geliştirmek için bu fikrin de bulunacağı başka bir üst fikir istiyorum." diyerek katılımcılara 5 dakika süre verdi. Bu süre sonunda çizimler hakkında kısa yorumlar yapan Çağla Gürses Bunun sonrasında 5 gün sürecek küçük bir atölye yapacağız diyerek oturumu sonlandırdı.
Çağla Gülses’in yürütücülüğünde 'Kendisi bir Felsefe ve Sanat Atölyesi'nde katılımcılar, fikirlerin ortaya çıkışları ve onların yaşayış biçimleri ile bizim onlarla olan ilişkimiz üzerinden felsefi bir soruşturma yaptılar.
Zaman zaman "Küçük Prens" üzerinden yürütülen bu soruşturma ortamında Tilki ve Küçük Prens'in birbiri için yabancı olup ‘’Bir fikrimizin tilki olduğunu varsayarak ona hemen yaklaşabilir miyiz ?’’ sorusu üzerine gidildi.
Merhaba dedikten sonra ne sorardınız diyen Çağla Gürses'e katılımcıların farklı perspektiflerden gelen yorumları konuyu derinleştirdi.
‘’Soruya soruyla cevap verilir mi?’’ üzerinden devam eden konuşmada, ‘’Sadece biz mi değiştik, sorunun kendisi de değişti mi?’’ dendi.
Z7
Festival Ekibinden Veda
Banu Binat, ‘‘Pandemi gerçeğini sindirerek,buna hazırlanarak ,bu süreçte insanlara nefes aldıracak dijital bir şey kurguladık ve bundan sonrakinde de ne yapacağımızı biliyoruz ‘’sözleriyle ikincisi için şimdiden bir planlama sürecinde olduklarının ipuçlarını verdi.
Sözü devralan Dürrin Süer ,mimarlığı çok kişiyle konuşmak ve gündem yapmak meselesinin önemli olduğunu ,dolu dolu ve dinamik geçen ,oldukça emek verilen bir festival olduğundan bahsetti.
Neslihan Dostoğlu,festivale yoğun bir katılım olduğunu ve çok geniş alanlara hitap edildiğini ,pandemi döneminde herkesin düşünme ve kendine çekilme kısmında ürettiklerini sergileyebilecekleri bir ortamın oluşturulduğunu ifade etti.
Deniz Güner,çok uzun zamandır planlanan bu dijital festivalin ‘yerden bağımsız olma’ meselesiyle ulusal ölçeğe hitap ettiğini ,dijital bir kamusallık yarattığını ,adeta bir sanal kültür merkeziydi ve Türkiye’nin her yerine ulaşmayı hedefleyen ,bütüne hitap eden mimarlık üzerine bir festivaldi sözleriyle
ifadeleriyle festivali özetledi.
İstanbul Mimarlık Festivali’nin bugün son günüydü. Festivalin youtube hesabı üzerinden canlı olarak gerçekleşen kapanış etkinliğiyle festival sona erdi.
Saitali Köknar ‘‘Çok verimli ve heyecanlı geçen festivalin ardından izlenimlerimizi paylaşmak istiyoruz ve önümüzdeki sene güz aylarında ikincisini yapmayı planladığımız bu festival hakkında tecrübelerimizi oraya nasıl aktarabiliriz onları da paylaşmak istiyoruz.’’ cümlesiyle yayının temasını özetledi.
Devamında Zuhal Ulusoy, festivalin çok çeşitli ve zengin
içeriklerle ev sahipliği yaptığını ,birçok kesime hitap ettiğini,
çok da sahiplenilerek yapılan bir etkinlik olduğundan bahsetti. Oluşturduğumuz ParadigMAP Bültenden de bahsederek cümlelerini sonlandırdı.
Ertuğ Uçar ,bu festivalle birlikte oluşturulan dijital formatın geçici olmadığını,bu önemli getirlerden her etkinliğe pay çıkarılabileceğini ve bu dijital örneğin başarılı bir örnek olduğunu belirtti.
Selçuk Avcı,ikinci İstanbul Mimarlık Festivali için şimdiden rüyalar görmeye başladığını söyleyerek bununla ilgili hayaller kurduğunu bize ifade etmiş oldu.Devamında bundan sonraki etkinliklerin sadece fiziksel olmayacağını ve bu festivalin de bunu deneyimlemenin müthiş bir örneği olduğunu ifade etti.
Tolgahan Akbulut,tüm etkinlik boyunca web sitesine 27 bin farklı kişinin girdiğini ,65 binden fazla sitede dolaşım yapıldığını ve toplamda 59 farklı ülkeden festivale katılım yapıldığını söyleyerek festival ortamını oluşturabildiklerini,bu kadar kişiye ulaşmayı düşündüklerini ve başardıklarını, bu istatistiklerle ve geri dönüşlerle de bunun görülebildiğini söyledi.
Yüksel Demir, bu sonuçların onu çok mutlu ettiğini ve bir sonraki senenin de çok coğrafyalı olmasını planladıklarını ifade etti.
Dilara Tekin,festivalin gündelik hayata sızması ve ekrana kilitleyen bir hal almasının onu çok mutlu ettiğini dile getirdi.
Neslihan İmamoğlu,mubi üzerinden yayınlanan 16 adet filmin 1 ay boyunca erişime açık olacağını ve onları inceleyebileceğimizi bize tekrar hatırlattı.
Devamında Banu Binat ,tüm sponsorlara tek tek böyle bir dönemde kendileriyle beraber oldukları için teşekkür etti.
Son olarak Tolgahan Akbulut festivalden sonra tüm etkinliklerin kayıtlarının festival hesaplarında yayında olacağını ve festivalin blogunu da takip etmeyi unutmamayı ekledi,teşekkürler ve iyi dileklerle yayın sonlandı.
Son Akşam Yemeği...
ParadigMAP Bülten ekibi olarak bu festivalde bize yer verdikleri için tüm festival ekibine ve tüm festival sürecinde bizimle iletişimde olan K. Bilge Erdem'e sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.
Bu festival boyunca bizi destekleyen başta topluluk danışmanımız Doç. Dr. M. Burak Altınışık'a ve tüm PAÜ Mimarlık bölümü hocalarımıza teşekkür ederiz.
Bir haftadır fazlaca alıştığımız bülten sürecine son günle veda ediyoruz. Üzerimizde Son Akşam Yemeği hüznü ile...
Bir sonraki festivalde görüşmek dileğiyle.